tansiyon ilaçları kilo yapar mı
naskah drama 7 orang cerita rakyat singkat. Tansiyon yüksekliğinin yani hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlara tansiyon ilaçları denir. Aslında hipertansiyonun tedavisi mutlaka ilaç tedavisi demek değildir. Öncelikle yüksek tansiyona neden olan bir durum varsa onun ortadan kaldırılması gerekir. Örneğin tansiyona yol açan tiroit hastalığı ya da böbrek damarlarında daralma varsa, bunlara yönelik tedavi ile tansiyon normal değerlerine düşer ve ilaç kullanılması gerekmez. Tansiyonun nedeni her zaman belli olmayabilir. Nedeni belli olmayan tansiyonun tedavisinde 2 aşama bulunmaktadır. Bunlardan ilki tuzu kesmek, spor yapmak, fazla kiloları vermek, sigara ve alkolü bırakmak gibi yaşam tarzı değişiklikleridir. Bunlara rağmen tansiyon düşmüyorsa ikinci aşamaya yani ilaç tedavisine geçilir. Tansiyonu düşürmek için kullanılan bazı ilaçlar bulunmaktadır. bunlardan biri de Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim ACE İnhibitörleri adı verilen gruptur. Başta hipertansiyon tedavisinde olmak üzere pek çok hastalığın tedavisinde yaygın olarak kullanılan ACE inhibitörlerini lisinopril, kaptopril, ramipril gibi kullanan hastaların yaklaşık %20’sinde yan etki olarak öksürük görülür. Bunun nedeni tam olarak bilinmemektedir. Hastalarda ortaya çıkan öksürük kuru öksürük şeklindedir. Öksürük, genellikle hasta yatar pozisyonda iken ve gece uykusunda artar. Bu öksürük hafif düzeyde olabileceği gibi, hastanın yaşam kalitesini ciddi derecede bozacak kadar şiddetli de olabilir. Öyle ki, ilacı kullanan hastaların yarısından fazlası ilacı kesmek zorunda kalır. Hastada bu tür bir yan etki görüldüğünde, bu ilaç kesilerek öksürük yapmayan gruptan başka bir ilaçla tansiyon tedavisine devam edilir. Tansiyon ilacına bağlı gelişen öksürük kalıcı değildir. İlaç kesildikten sonra 1-2 hafta içinde öksürük kendiliğinden geçer.
Giriş Tarihi 1658 Son Güncelleme 1700 Dünyadaki ölümlerin sekizde birinden sorumlu olan hipertansiyon, tedavi edilmediğinde birçok sağlık sorununa neden olabiliyor. Hipertansiyonun inme, kalp ve böbrek hastalıklarının en büyük sorumlusu olduğunu belirten Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü'nden Dr. Oscar Cingolani, "Hipertansiyon nedeniyle dünyada her yıl yedi buçuk milyon kişi yaşamını yitiriyor. Hipertansiyon vakalarını daha erken evrede ve daha etkin bir şekilde önlemek amacıyla hipertansiyon değerleri yeniden düzenlendi" dedi. Dr. Cingolani, hipertansiyonda büyük tansiyonun 140'tan 130'a, küçük tansiyonun ise 90'dan 80'e düşürüldüğünü belirtti. Yeni yüksek tansiyon tanımı sonucunda hipertansiyon farkındalığının artacağını ve daha sağlıklı yaşam tarzlarına yönelik bir ilginin oluşabileceğini söyleyen Dr. Oscar Cingolani, yüksek tansiyonun tanımlandığı değerlerin düşürüldüğü için yüzde 14 daha fazla kişiye yüksek tansiyon tanısının konacağını belirterek "Yeni hipertansiyon değerleri sayesinde ileri kardiyovasküler risk faktörleri taşıyan hastalar daha erken ve daha agresif ilaç tedavisinden büyük fayda sağlar" dedi. HİPERTANSİYON SINIRININ DEĞİŞMESİ DAHA ERKEN DÖNEMDE TEDAVİ AÇISINDAN ÖNEMLİ Hipertansiyon verilerinin değiştirilmesini fırsat olarak gördüklerini anlatan Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü'nden Dr. Oscar Cingolani, "Bu sayede ölümcül olabilecek hipertansiyon vakalarını daha erken evrede ve daha etkin bir şekilde önleyerek, tespit ederek, yöneterek ve tedavi ederek daha çok insanın hayatını uzatmaya yardımcı olabileceğiz" şeklinde konuştu. HASTALARA DİYET VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİĞİ ÖNERİLECEK Yeni hipertansiyon kategorisine giren bütün hastaların hemen ilaç tedavisine ihtiyaç duymayacağını söyleyen Dr. Cingolani, "Hastalara ilk etapta kilo verme, düşük tuz diyeti ve egzersiz gibi yaşam tarzı değişikliği önerilecek" dedi. KİLO İLE HİPERTANSİYON BAĞLANTISI KANITLANDI Yüksek tansiyonu olan hastalarda antihipertansif ilaçların bilişsel fonksiyonu korumaya yardımcı olabildiğini anlatan Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü'nden Dr. Oscar Cingolani, "Araştırmalar orta yaşta hipertansiyonun, ileri yaşta hafıza sorunlarının baş gösterme ihtimalini artırdığını gösteriyor" dedi. Erken tedavi uygulandığında bu riskin düşebildiğini belirten Dr. Oscar Cingolani, "Araştırmalar kilo alımı ve yüksek tansiyon arasındaki bağlantıyı daha somut bir şekilde ortaya koydu" açıklamasında bulundu. HİPERTANSİYON ORGAN HASARI OLMADAN BELİRTİ VERMİYOR Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ayşegül Karahan Zor, hipertansiyonun tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de önemli bir sağlık sorunu olduğunu belirtti. Türkiye'de her 3 kişiden 2'sinin hipertansiyon hastası olduğunun farkında olmadığını vurgulayan Dr. Zor, "Hipertansiyon tüm dünyada toplumun yaşam tarzındaki olumsuz gelişmeler nedeniyle artık 30-40 yaşlarda da sıklıkla görülüyor" dedi. Fazla kilo, obezite, hareketsiz yaşam, beslenmedeki işlenmiş gıdalar ve tuz alımında artışın gerek hipertansiyon gerekse şeker hastalığı gelişiminde önemli rol oynadığını vurgulayan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ayşegül Karahan Zor, "Hipertansiyonda tedavi planlaması hipertansiyona eşlik eden başka hastalıkların olup olmamasına, kardiyovasküler risk durumuna ve hipertansiyonun yol açtığı hedef organ hasarlarının meydana gelip gelmemesine bağlı olarak değişiyor" dedi.
Annemin Tansiyon Hapını İçtim Bir Şey Olur mu? Bilinçsiz Kullanım Dünyada 1 milyardan fazla insanın tansiyonu yüksek. Hipertansiyonun yol açtığı kalp krizi ve inmeler her yıl milyonlarca can alıyor. Bu öldürücü sorunla mücadelede ilaçların rolü büyük ama ilaç tedavisinin yan etkileri ve maliyeti, hayat boyu sürmesi gereken tedaviyi güçleştiriyor. Birçok yüksek tansiyon hastasının kan basıncı, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve kilo vermekle kontrol altına alınabilir. Eğer konulan kan basıncı hedeflerine ilaçsız yöntemlerle ulaşılamazsa, ilaç tedavisine başlamak gerekir. Dünyada 1 milyardan fazla insanın kan basıncı yüksek. Hipertansiyonun kışkırttığı kalp krizleri ve inmeler her yıl milyonlarca can öldürücü küresel problemle yaptığımız mücadelede ilaçların rolü büyük. Ama, ilaç tedavisinin yararlarının yanı sıra güçlükleri olduğunu da unutmamak gerek. Yan etkiler, hayat boyu ilaç almanın güçlüğü, çoğu hastada günde birden fazla ilaç gerekmesi ve maliyet bu zorluklardan bazıları. Son 50 yıl içinde yapılan binlerce bilimsel araştırma, bu güçlükleri aşmamız için bize yol gösteriyor. Tedavide amaç ne? Yüksek tansiyonun vücutta yapacağı hasarı önlemek ancak kan basıncının normal sınırlarda tutulmasıyla mümkündür. Etkin tedavi, ileride ortaya çıkacak kalp krizi, kalp yetersizliği, inme, böbrek yetersizliği ve erken ölümün tek çaresidir. Yüksek tansiyon birçok organımıza karşı açtığı savaşta çoğu zaman yalnız değildir. Tansiyon hastalarının birçoğunun şeker hastalığı, böbrek rahatsızlığı, kalp damar darlığı gibi dertleri de vardır. Tedavi planını yaparken hastanın sadece kan basıncını değil tümünü hesaba katmak 45 yaşında, küçük tansiyonu 95 mmHg olan birisine ömür boyu sürecek ilaç tedavisi tavsiye etmeden önce kırk kere düşünüp ilaçsız her türlü tedaviyi denemek gerekir. Buna karşılık 60 yaşında şeker hastalığı da olan bir kişinin büyük tansiyonu 155 mmHg ise ilaç tedavisine başlamak için çok beklememekte yarar vardır. Çünkü, 60 yaşındaki şeker hastasının yüksek tansiyondan göreceği hasar hem çok daha fazladır hem de kötü sonuçlar çok daha kısa sürede ortaya çıkacaktır. Üstelik bu hastalıklar birbirlerinin oluşmasına ve ilerlemesine katkıda bulunurlar. Birçoğunun oluşmasında ortak olan noktalar insülin direnci, yüksek tansiyon, diyabet ve damar sertliği sonucu oluşan hastalıkların ortak paydalarından biridir. Kalp krizi ve inme riski yüksek olan tansiyon hastalarında hayat tarzı değişiklikleri çoğu zaman yeterli olmaz. Bu tip hastalar yakından izlenip kan basınçları normal sınırlara inmezse mutlaka tansiyon ilacı verilmelidir. Annemin Tansiyon Hapını İçtim Bir Şey Olur mu, Bilinçsiz Kullanım, tansiyon hastası olmadan tansiyon ilacı içmek, tansiyon ilacının yan etkileri nelerdir, gut atağı nedir, düşük tansiyon tehlikeli mi, kaç çeşit tansiyon var, tansiyon tedavisi nasıl yapılır, yüksek tansiyon nedir, tansiyon ilacının yan etkisi nabız düşmesi yapar mı, tansiyon ilacı öksürük yapar mı, tansiyon ilacı bacakta şişme yapar mı, çocuğum tansiyon ilacı içti ne yapmalıyım, bilinçsiz tansiyon ilacı içmek, tansiyon ilacını bilinçsiz içmek öldürür mü Çeşit çeşit tansiyon ilacı mevcut Yüksek tansiyon tedavisinde elimizde birçok ilaç var. 60 yıl önce bulunan ve hâlâ yaygın olarak kullanılan idrar söktürücü ilaçlar tansiyon tedavisinin temel taşlarından biridir Anjiyotensini durduran ilaçlar Böbreğin kan basıncını yükseltmek için başlattığı eylem zincirini baskılayan ilaçlar, hipertansiyon tedavisinin en önde gelen silahlarıdır. Böbreğe kan getiren damarın duvarındaki antenler kan basıncına çok hassastır. Basınç düşünce böbrek “renin” denen bir madde salgılar. Renin bir yandan böbreklerin daha fazla tuz ve su tutmasını tetikler. Aynı zamanda damarları şiddetle büzen anjiyotensin maddesinin üretilmesine aracılık sentezindeki aracılardan birini baskılayıp üretimini durduran kısa adı ACE inhibitörü ya da anjiyotensinin dokulara ulaşmasını bloke eden kısa adı ARB ilaçlar yüksek tansiyonla mücadelede çok kullanılırlar., Düşük tansiyon da tehlikeli Birkaç yıl öncesine kadar kan basıncının iyice düşürülmesi görüşü hâkimdi. Özellikle şeker hastalarında büyük tansiyonu 120 mmHg’nin altına düşürmek gerektiğini tavsiye eden uzmanlar çoğunluktaydı. Oysa, son 3 yılda sonuçlanan araştırmalar bu tavsiyeleri destekler nitelikte hastalarında veya diğer yüksek tansiyonlu kişilerde amacın büyük tansiyonu 140 mmHg’nin altına çekmenin yeterli olduğu, çok daha aşağılara indirmeyi hedeflemenin yarar değil zarara yol açtığı görüldü. Bunun nedeni 140 mmHg’nin altındaki sistolik kan basıncının çok düşük ve zararlı olması değil. Tam tersine, büyük tansiyonu 110 mmHg olanların ömrünün, 140 olanlara göre daha uzun olduğunu biliyoruz. Lakin, yüksek tansiyonu bu düzeye ilaçla indirmeye kalkınca aynı sonuç elde edilmiyor. Bunun neden olduğunu tam olarak bilmiyoruzNe kadar güvenli olsalar da ilaçların olumsuz etkilerinin ve zaman zaman kan basıncının çok düşmesinin olumsuz etki yapabileceği düşünülüyor. Yüksek tansiyon tedavisinde yarar/zarar oranının en iyi olmasını için hayat tarzı değişikliklerine önem vermenin yanı sıra ilaç tedavisine düşük dozda başlayıp alınan cevaba göre dozu arttırmak gerekir. Dünyaya hükmettiler, tansiyona yenildiler Yüksek tansiyon tedavisinde yarım yüzyıl içinde ne kadar yol kat ettiğimizi anlamak için dönemlerinin en güçlü liderlerinin nasıl tedavi edildiğine bakmamız yeterli olur. Uzun süredir yüksek tansiyon ve onun yol açtığı kalp yetersizliğinden rahatsız olan ABD Başkanı Roosevelt’in tansiyonu, bu resmin çekildiği Yalta’ya gelirken, 260/150 mmHg’dı. 1945’te doktorların elinde tansiyon düşürücü bir ilaç yoktu, başkana sakinleştirici bir ilaç olan fenobarbital veriyorlardı. FDR 3 ay sonra, 63 yaşındayken beyin kanaması geçirip birkaç saat içinde öldü. Bazı tarihçiler, Avrupa’daki Sovyet etkisinin büyüklüğünü Roosevelt’in bozuk sağlığına bağlarlar. Sovyetler Birliği’nin lideri olan Stalinin de yüksek tansiyonu vardı ve sülüklerle tedavi ediliyordu. Bu resim çekildikten 8 yıl sonra 1953 Mart’ında o da yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti. Buna karşılık Büyük Britanya Başbakanı Churchill, alkol içmeye sabahtan başlayıp puroyu elinden düşürmemesine ve fazla kilolarına rağmen, yüksek tansiyon derdi çekmeden 90 yaşına kadar yaşadı. Churchill, yüksek tansiyon hastalığında yaşam tarzımızdan başka etkenlerin de var olduğunun bir örneği. Öyle anlaşılıyor ki, hipertansiyona yol açan genler olduğu kadar, koruyucu genler de var. SİZİN İÇİN Tansiyon Neden Düşer? Tansiyon Düşünce Mide Bulanır mı? Sorun büyük ve karmaşık Geçen yarım yüzyılda tansiyonla savaşta büyük kazanımlar sağlandı. Bunun yanında modern yaşamla beraber artan şişmanlık ve hareketsizlik, hipertansiyonla baş etmeyi güçleştirdi. Sorun sadece ilaç tedavisiyle çözülemeyecek kadar büyük ve karmaşık. Yüksek tansiyonla baş etmenin yolu, toplumun her kesiminin kolları sıvayıp sağlık görevlileriyle omuz omuza çalışarak çözümler üretmesinden geçiyor. Annemin Tansiyon Hapını İçtim Bir Şey Olur mu? Önceden tahmin edilebilir yan etkileri bilmek önemlidir çünkü bu yan etkilerin çoğu yaşam kalitesini düşürür ve alternatifleri çoktur bundan 70-80 yıl önce Amerika, Rusya devlet başkanları bile bu ilaçlara sahip değildi, kullandıkları ilaçların alternatifi çok azdı, yoktu, o dönemdeki ilaçların çoğu artık günümüzde kullanılmıyor, çünkü daha etkili ve daha az yan etkili ilaçlar keşfedildi. Bu yan etkilerin çoğu bazı ilaçlarda görülür, bazı ilaçlarda görülmez yani size dokunmayan bir ilaç bulmak mümkündür ama size hangi ilacın dokunmayacağını bulmak çoğu kez kullanmadan mümkün olmayabilir. Aşağıda sayacağım yan etkileri görürseniz lütfen doktorunuzla paylaşınız, ilacınız değiştirilerek, düzenlenerek bir çözüm mutlaka bulunur. düşmesi En sık görülen yan etkidir, halsizlik, baş dönmesi yaptığı için yüksek tansiyonla karışabilir, anlamanın tek yolu tansiyon ölçmektir. İlaç azaltmak, bırakmak gerekebilir. şişme Bazen ayaklar ayakkabıya sığmaz, ilaç değişimi ile ilaca bağlı şişlik kaybolur. Hasta doktor doktor dolaşabilir, kullandığı ilacı doktora söylese sorun anında biter. düşmesi Çoğu kez dakikada 50nin altına inmezse sorun olmaz. tuz düşmesi Halsizlik, bulantı, kusmaya neden olabilir. Özellikle yaşlılarda sorun olabilir. Anlamanın tek yolu düzenli takiptir. potasyum yükselmesl Şeker hastalarında, bazı kalp hastalarında problem olabilir. Anlamanın tek yolu düzenli takiptir. atağı Ürik asit yükselmesine bağlı gut atakları görülebilir. Önlemenin tek yolu düzenli takiptir. Baş ağrısı, çarpıntı, halsizlik… Bu yan etkilerin çoğu geçicidir, doktorunuzla paylaşarak sorunu çözebilirsiniz. En büyük hatalardan birisi yan etki ortaya çıkınca ilacı bırakmak ve doktorunuzla durumu paylaşmamaktır. İlaç kullanılmasa bile tansiyonun vücuda verdiği zarar devam etmektedir su uyur, düşman uyumaz. Annemin Tansiyon Hapını İçtim Bir Şey Olur mu, Bilinçsiz Kullanım, tansiyon hastası olmadan tansiyon ilacı içmek, tansiyon ilacının yan etkileri nelerdir, gut atağı nedir, düşük tansiyon tehlikeli mi, kaç çeşit tansiyon var, tansiyon tedavisi nasıl yapılır, yüksek tansiyon nedir, tansiyon ilacının yan etkisi nabız düşmesi yapar mı, tansiyon ilacı öksürük yapar mı, tansiyon ilacı bacakta şişme yapar mı, çocuğum tansiyon ilacı içti ne yapmalıyım, bilinçsiz tansiyon ilacı içmek, tansiyon ilacını bilinçsiz içmek öldürür mü
Kan Basıncı Hastası Olan Kişilerde Öksürük Meydana Geldiğinde Ne Yapılmalıdır? Öksürüğe neden olan tansiyon ilaçları arasında ADE grubu mevcut ise öksürüğün sebebi budur. ADE grubu olan ilaçları kan damarlarında daralmalara sebep olan maddenin üretimini engellemektedir. Tansiyon ilaçlarının bazılarının kullanımı sonrasında gıcık şeklinde ve kuru şekilde öksürük meydana gelebilir. Tansiyon hastasıysanız ve belli bir zamandır öksürük mevcut ise bu ilaçları kullanımdan kaynaklı olarak sorun yaşıyor olabilirsiniz. Öksürüğe neden olan tansiyon ilaçları arasında ADE grubu mevcut ise öksürüğün sebebi budur. ADE grubu olan ilaçları kan damarlarında daralmalara sebep olan maddenin üretimini engellemektedir. Kan damarlarında direnci düşürerek kan akışının da hızlanma meydana gelir. Bu tarz öksürükler meydana geldiğinde genelde insanlar doktor gezip antibiyotik kullanır. Uzmanlara bu tarz ilaçları kullandığınızı belirtmezseniz öksürüğün neden kaynaklandığını bulmak oldukça zordur. Uzun süredir tansiyon hapları kullanan kişilerde hiç öksürük meydana gelmeyecek diye bir detayda bulunmamaktadır. 3 sene sonra bile öksürük yapan ve buna neden olan tansiyon ilaçları bulunmaktadır. Neden olan tansiyon ilaçları bırakıldığında birkaç gün içinde var olan öksürük kendiliğinden geçer. Bazı kişilerde bu sorun hafif düzeyde bazı kişilerde ise günlük yaşamlarını ciddi düzeylerde etkileyecek şekilde seyredebilir. Bazı kişilerde ise bu sorun ilaçların kesilmesine kadar gidecek ciddiyette ilerler. Sorun genelde gece uykularında ya da hastaların yatar durumda olduğu zamanlarda meydana gelmektedir. Tansiyon İlaçların Etkileri Kan basıncını düzenlenmesi adına farklı birçok ilaç kullanımı yapılır. Bu ilaçların içinde en çok kullanılanları beta blokerleri ve diüretiklerdir. Diüretikler yüksek kan basıncına sebep olan kanda bulunan tuzu ve suyu atar. Sonuçta su kaybı yaşanması ile birlikte sık şekilde idrara çıkma yaygın şekilde gözlemlenir. Bununla birlikte elektrolit dengesizlikleri de yaşanabilmektedir. Bu dengesizliği ortadan kaldırmak adına yapılacak diyetler fayda sağlar. Kas krampları, iştah kayıpları, mide bulantıları ve güçsüzlük elektrolit dengesizliklerinin yan etkileri içinde yer alır. Tansiyon ilaçları içinde en sık kullanılanlardan bir tanesi de beta blokerlerdir. Kalbin yapması gerekliiş miktarını azaltır. Kişi yorulmadan kalbin sayesinde yüksek tansiyonunda düşmeler meydana gelir. Beta blokerlerinin yan etkileri içinde iktidar sorunları, cinsel performansta düşmeler, kalp atışlarında yavaşlamalar, sersemlik ve baş dönmesi yer alır. Kullanılan ilaçların yan etkileri mevcut ise mutlaka uzman ile görüşmeniz gerekmektedir. Tansiyon ilaçlarının birden bırakılmaması bu aşamada önemlidir. İlaçların birden bırakılması değerlerin alt üst olması konusunda ciddi düzeyde zararlar meydana getirir. Tansiyonun etkilerini ve ilaçların etkilerini azaltmak adına beslenme düzeni de gerekmektedir. Beslenme düzeninin oluşturulması ilaçların var olan etkilerinin de azaltılmasına olanak sağlar. Yan etkilerin azaltılması ve öksürüğün ortadan kaldırılması için uzman hekim kontrolü şarttır. Bunun için kendi başınıza yapacağınız her türlü tedavi size zarar vermekten başka bir şey yapmaz. Bundan dolayı yapılan klinik muayeden sonra gerekli olanlar ve yapılması gerekenler konusunda uzman görüşü alınmalıdır. Kişilerin kendi başlarına ilaç kullanmaları ve besin takviyeleri almaları oldukça yanlıştır. Yapılacak olan uygulamalar ile birlikte hastalarda düzelmeler başlar. Bunun sonucunda daha sağlıklı bir yaşama da adım atılmış olunur Loading...
HİPERTANSIYON kalp krizlerini davet ettiği, kalp ve böbrek yetmezliğini kolaylaştırdığı, gözde ve beyinde kanamalara sebep olduğu için herkeste, her yaşta ciddi bir sağlık problemidir. Her zaman ve her yaşta önemsenmesi ve mutlaka kabul edilebilir değerlere 130/85 mmHg’nin altına düşürülmesi tansiyonunun yüksek olduğunu belirlediğimiz kişilere hemen ilaç vermek yerine varsa fazla kilolarını vermelerini, tuzu azaltıp, düzenli fiziksel egzersize çaba göstermelerini –mesela her gün 30-40 dakika yürümelerini-, uykularını düzenleyip, alkol ve sigarayı hemen kesmelerini söyler, izlemeye alırız. Eğer hafif veya orta derecede bir hipertansiyon söz konusu ise sadece bunlar kan basıncını yeniden normal hudutlara indirmeye kâfi ne zaman gerekli?Ne var ki, bu önlemler her zaman yetmez. Dahası, çoğu hasta yukarıdaki önerilerimizi ciddiye almaz, tavsiyelerimizi hakkıyla uygulamaz. Bazı hastalarda tansiyon zaten işin başında kritik düzeylere ulaşmıştır, ya da diğer riskler nedeniyle tansiyonun kısa sürede düşürülmesi gerekmektedir. Bu gibi hallerde bir tansiyon ilacına başlamamız kaçınılmaz olur. Biz ilaç öneririz ama hastalarımız, özellikle de erkek hastalarımız bu ilaçları kullanmak istemezler. Ya daha baştan reddederler ya da birkaç gün sonra kullanmaktan vazgeçerler. Nedeni “yan etki korkusu”, bilhassa “cinsel hayatın görebileceği zararlar”, yaşayabilecekleri bazı cinsel da haklı ama...Bana göre haksız da sayılmazlar. Tansiyon haplarının bazı yan etkileri olabiliyor, bazıları cinsel yaşamı tehdit ilaçlarının başka yan etkileri de var. Ama bunların “zararlı etki” olmadıkları, bedene ciddi bir zarar vermeyip, yaşam kalitesini önemli ölçüde bozmadıkları sürece katlanılması gereken şeyler gibi düşünülmesi lazım. Eğer imkân ve alternatif varsa, yerine diğer bir tansiyon ilacının konulması ama doktorla konuşulmadan hiçbir tansiyon ilacının aniden kesilmemesi gerekiyor. Cinsel güçte zayıflamaya, cinsel yaşamda soruna yol açmayan pek çok tansiyon hapı olduğu unutulmamalı, ilaçtan vazgeçmek yerine uygun bir alternatifle değiştirilmesi tansiyon ilaçlarının yan etkileri-Halsizlik, kaybına bağlı uyuşmalar, yanma ve kalkınca baş idrara öksürük şekeri asit ve ayaklarda soğukluk NOTBizzat hipertansiyon cinsel gücü azaltırHİPERTANSİYON hastalarının bazılarında cinsel sorunlara, özellikle de cinsel güç azalmasına rastlanabiliyor. Bu durumun en sık görüldüğü kişiler fazla kilolu, kan şekeri ve kolesterolü yüksek, hipertansifler. Hatta bazı durumlarda cinsel fonksiyon bozuklukları hipertansiyonun ilk ve tek bulgusu bile olabiliyor. Ayrıca bu durum yalnız erkekler değil kadınlar için de söz konusu. Güvenilir bir araştırmada hipertansif erkeklerin yaklaşık yarısı hipertansif kadınların üçte birinde cinsel fonksiyon bozukluğu saptanmış, en sık görülen fonksiyon bozukluklarınınsa cinsel aktivite sıklığının azalması, cinsel isteğin seyrekleşmesi, sertleşme bozuklukları ve orgazm sorunları olduğu belirlenmiş. Uzmanlara göre hipertansiyon ilaçları değil hipertansiyonun kendisi daha çok cinsel fonksiyon bozukluğu Times’ın diyet listesine itirazımİNGİLTERE’nin saygın gazetelerinden The Times’da, yine İngiltere’nin önde gelen diyetisyenlerinden Oan Marger tarafından hazırlanan bir liste yayınlandı. Liste basında büyük yankı uyandırdı. Marger, 40 yaş üstü kadın ve erkekler için ayrı bir liste oluşturmuştu. Kadınlara, daha bol ve sık soya fasulyesi, keten tohumu, ahududu, kinoa bitkisi, avokado meyvesi, sardalye balığı, deniz ürünü, kavun, badem, nohut, yulaf, lahana, su teresi, yağsız yoğurt, kelp’; erkeklere ise zeytinyağı, istiridye, kırmızıbiber, domates, yeşil çay, tofu, kabak çekirdeği, ceviz, muz, yabanmersini, lahana, brokoli, hindi ve tofu yemelerini, istiridyeyi de unutmamalarını’ öneriyordu...İki kötü tavsiye varAslında fena bir liste değil ama, bu listeye pek çok noktada itirazım şu Marger’in kadınlar için önerdiği besinleri, soya fasulyesi dışında erkeklerin de yemelerinde hiçbir mahsur yok! Hatta sık ve bol yemelerini tavsiye etmek bile doğru olur. Bayan Marger’ın erkekler için oluşturduğu liste de kadınlar için mükemmel. Kadınlar, zeytinyağını, domatesi, yeşil çayı, cevizi sofralarından eksik etmemeli, diğer yiyecekleri de bol İkinci itirazım şu Kadınlar için yapılan listedeki soya fasulyesi ve kelp bana göre de kötü tavsiyeler! Çünkü soya fasulyesi hem genetiğiyle oynanma ihtimali yüksek yiyeceklerden biri hem de her kadına tavsiye edilmiyor. Örneğin meme kanseri geçiren veya riski yüksek olan kadınların bu yiyecekten kesinlikle uzak durması isteniyor. Kelp iyot içeriği yüksek bir besin,sağlam tiroidi bile hasta edebiliyor. Geyik ısrarı niye?- Üçüncü itirazıma gelince Oan Marger’ın erkeklere neden ısrarla geyik eti tavsiye ettiğini anlamış değilim. Geyiğin uzun ve çatallı boynuzları dışında diğer hayvanlardan bir farkı yok. Ne protein, yağ ne de barındırdığı mineraller açısından farklı. Ben, doktor veya diyetisyenlerin hazırladığı bu tür listeleri pek ciddiye almam. Diyetisyenleri veya doktorları değil, hazırladıkları bu tür mucize ! listeleri ciddiye almam, yanlış Son iki hatırlatma daha Bana sorarsanız, soya fasulyesi yiyeceğinize keten tohumu tüketin,soya sütü yerine keçi sütü için, tofu yerine de peynir yiyin!Erkeklerin listesinde yer alan brokolinin üzerine kocaman bir çarpı koyabilirsiniz. Bizde de hem pahalı hem de son derece lezzetsiz bir besin.
tansiyon ilaçları kilo yapar mı